Gerçi Turgut Özal’ın Türkiye’yi (Batı karşısında ve ekonomik konularda) aşağılık kompleksinden kurtardığı iddia edilirse de, anayasanın bir kere delinmesiyle başlayan süreçte 30 yıl sonra geldiğimiz noktaya bakılırsa, bizi aşağılık kompleksinden kurtarmadığı, aksine, ‘aşağılığı kompleksten kurtardığı’ görülür. Aşağılık, kompleksten kurtulup kafesin kapıları açılınca da işte... Neyse, konumuz dağılmasın.
Kompleksli bir milletizdir biz,
diyordum. Elimizdekini, kendi yaptığımızı küçümser beğenmeyiz de, aynı şeyi
yabancılarda görünce tapınırız.
Burada yıllardır bir tarafımı
yırtıyorum (ahlâksızlık etmeyin gırtlağımı diyorum gırtlağımı): Şirketi gerçekten benimseyenler, en faydalı ve verimli çalışanlar, yönetimin kıymetini bilmediği (aslında kimsenin görmek istemediği gerçekleri görüyor, duymak istemediklerini söylüyor ve yalakalık etmiyor diye hazzetmediği) ‘kakırcılar’dır, diyorum.
Yani işini kötü yapanlara, kaytaranlara, işi yalakalık olanlara, kifayetsiz muhterislere kızıp söylenenler, sürekli şikayet edenler.
Baktım, 2009’dan bugüne (bu hariç) 267 yazım çıkmış Hürriyet-İK’da. 3’ünü ‘kakırma’ konusuna ayırmışım. Bu dördüncü olacak.
*
(İşin komiği, bu yazıyı okusa okusa bu seslendiklerim değil, ‘iyi’ patronlar ile ‘dürüst’ yöneticiler okuyacak sadece. Yani gene nafile konuşuyorum.)
Annie Kahn’ın yakın zamanda
piyasaya çıkan (ve henüz temin edip okuyamadığım) kitabının adı Les râleurs sont les meilleurs yani Kakırcılar en iyileridir.
Basın bülteni şöyle özetliyor kitabı:
“Şirket hayatında genellikle kakırcıların, her şeyden mutlu olan
çalışanlardan çok daha ‘iyi’
olduğunu biliyor musunuz? Oysa pek sevilmezler, hayal ettikleri yerlere asla
gelemezler, çünkü tepe yöneticilerin asabını bozarlar. Değerleri anlaşılmadığı
ve mutsuz oldukları için sonunda ayrılıp giderler – ve şirket en iyi
çalışanlarını kaybeder. Yahut da kalırlar ama giderek daha huysuz ve hırçın
olurlar, bu da iki tarafın da kaybetmesi demektir.”Basın bülteni şöyle özetliyor kitabı:
Bir kere de İngilizce söylememi
ister misiniz?
Hürriyet-İK, 14.09.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder